1980’li
yıllardan itibaren hacim bazlı geleneksel maliyet sistemlerinin genel üretim
giderlerinin yansıtılmasında doğru sonuçlar vermediği fikri ortaya atılmıştır.
Bunun en temel sebebi üretim maliyetleri içerisinde artık işgücü yoğunluğunun
azalmasıdır. İşgücü maliyetlerinin yoğunluğunun azalmasının sebepleri sabit
yatırım giderlerinin artması ve hem otomasyonun artmasıyla hem de toplam kalite
gibi yaklaşımların sonucu endirekt faaliyetlerin artmasıdır. Ayrıca bu yeni
durum maliyet kalemleri içinde genel yönetim giderlerinin payının yükselmesine
de sebep olmaktadır. Geleneksel maliyetle sistemlerinin hacim bazlı yaklaşımı
bu yeni durumda endirekt maliyetlerin ürünlere doğru şekilde yansıtılmasını
engellemektedir. İlk olarak ABD’de Kaplan ve Cooper tarafından faaliyet tabanlı
maliyet sistemi (Activity Based Costing) sistemi ortaya atılmıştır.
Faaliyet
tabanlı maliyet sistemi, ürünlerin işletmelerin kaynaklarını faaliyetler
bazında tükettiği, dolayısıyla genel üretim giderlerinin faaliyetler bazında
sınıflandırılması gerektiği düşüncesi ile hareket eden, ürün ile genel üretim
giderleri arasında sadece üretim hacmine bağlı olmaksızın çeşitli seviyelerde
doğrusal ilişki kuran bir maliyet ve yönetim anlayışı olarak tanımlanabilir.
Faaliyet
tabanlı maliyet sisteminin geleneksel maliyet sisteminden ayrılan yönü şu şekilde
açıklanabilir: Faaliyet tabanlı maliyet sistemi, geleneksel maliyet sisteminden
hacme bağlı olmayan genel üretim giderlerine bakışıyla ayrılır. Birçok önemli
genel üretim gideri hacimden göreli olarak bağımsız faaliyetlerdir. Örneğin
satın alma faaliyeti verilen satın alma siparişlerinin sayısıyla ilgilidir.
Burada kaynakları tüketen üretim hacmi değil, bu aktivitelerin hacmidir. Faaliyet
tabanlı maliyet sistemi bu tür aktiviteleri hem üretim maliyetlerini
belirlemede hem de süreç kontrolde kullanır.
Faaliyet
tabanlı maliyet sistemi; faaliyetlerin, ürünlerin ve müşterilerin maliyet ve
performanslarını ölçüm yöntemi olarak da tarif edilebilir. Ürün maliyeti
belirleme uygulamalarında Faaliyet tabanlı maliyet sistemi, üretim, pazarlama,
satış, dağıtım ve satış sonrası hizmetlerle tüketilen kaynakların ve
faaliyetler sonucu ortaya çıkan ürünlere bu maliyetlerin yüklenmesini sağlar. Faaliyet
tabanlı maliyet sistemi, başlangıçta bir maliyet hesaplama yöntemi olarak
ortaya çıkmış olsa da bu sistem yönetsel bilgi sağlamada etkilidir. Yönetim
önemli maliyetlerin nerede ortaya çıktığını ve bunların nedenlerini görme
imkanı bulur. Firmalar muhasebe sistemlerini Faaliyet tabanlı maliyet sistemine
göre yeniden düzenlemek zorunda değildirler. Bunun yerine firmalar rekabetçiliklerinin
gelişmesine katkıda bulunacak ve katma değer yaratan faaliyetler üzerine
odaklanabilirler. İkinci bir maliyet sistemi olarak faaliyet tabanlı maliyet
sisteminin uygulanması ile fiyatlandırma, pazarlama, ürün dizaynı ve ürün
karışımının belirlenmesi bu sistemden sağlanan bilgilerle daha etkin biçimde
gerçekleştirilebilir.
Faaliyet
tabanlı maliyet sisteminin iki temel kavramı faaliyetler ve maliyet
sürücüleridir. Faaliyetler,
işletmeninin amaçlarını gerçekleştirmek amacıyla işletme içerisindeki
özelleştirilmiş gruplar tarafından tekrarlı şekilde yerine getirilen
görevlerdir. Bir faaliyet işletmenin ne yaptığını tanımlar. Ürün imalatı
açısından faaliyet, ürünlerin üretilmesini direkt ya da endirekt biçimde
destekleyen işlerdir. Söz konusu faaliyetleri birim faaliyetleri, parti
faaliyetleri, ürün seviyesi faaliyetleri ve ürün olmayan seviye faaliyetleri
şeklinde sınıflandırmak mümkündür. Birim faaliyetleri, üretilen her bir ürün birimi
ile bağlantılı olan faaliyetlerdir. Örneğin, yerleştirme, test etme ve
gözlemleme faaliyetleri elektronik sektöründe birim faaliyetleridir.Parti
faaliyetleri, üretilen her bir parti ile ilgili ortaya çıkan faaliyetlerdir. Bu
faaliyetlere örnek olarak parça siparişi, malzeme taşıma ve üretim hazırlıkları
verilebilir.Ürün seviyesi faaliyetleri, mühendislik değişimlerinin yapılması, ürün
ağaçlarının değiştirilmesi…vb faaliyetler birim veya parti seviyesinden daha
üst seviyede gerçekleştirilen faaliyetlerdir. Ürün olmayan seviye faaliyetleri,
tesisler, müşteriler, işletme,…vb seviyeyi ilgilendiren maliyet nesneleri ile
ilgilidir.
Maliyet sürücüsü ise, ortaya çıktığında
maliyet yaratan faktör olarak tanımlanabilir. Fabrikalardaki faaliyetlere ait
maliyetlerin büyük çoğunluğunun tüm ürünler tarafından paylaşılması gereklidir.
Maliyet sürücülerinin belirlenmesinde her bir faaliyet yalnızca bir maliyet
sürücüsüne sahip olmalıdır.
Faaliyet tabanlı maliyet sistemine aşağıdaki
durumlarda daha fazla ihtiyaç duyulur :
Endirekt
giderlerin toplam giderler içinde yüksek paya sahip olması durumunda:
Direkt giderler ürünlere doğrudan aktarılabilen giderler olduklarından bu
endirekt giderlerinin payının yüksek olduğu durumlarda faaliyet tabanlı maliyet
sistemi daha doğru sonuçlar verecektir.
Endirekt
giderlerin birim bazında oluşmaması durumunda: Endirekt giderler üretim
hacmi ile direkt bağlantılı olmadığından bu giderlerin genellikle parti bazında
oluşmasından dolayı FTM bu giderlerin ürünlere yüklenmesinde daha doğru sonuç
verecektir.
Çeşitliğin çok
olması durumunda: Ürettikleri standart ürünler yanında siparişe bağlı ve
daha az miktarda üretilen ürünlerin olduğu, ürün portföyünün sıklıkla değiştiği
işletmelerde faaliyet tabanlı maliyet sistemi daha doğru sonuçlar verecektir.
kalite, performans, verimlilik, maliyet muhasebesi, faaliyet tabanlı maliyetleme, faaliyet bazlı maliyetleme, aktivite bazlı maliyetleme, activity based costing, endüstri mühendisliği
kalite, performans, verimlilik, maliyet muhasebesi, faaliyet tabanlı maliyetleme, faaliyet bazlı maliyetleme, aktivite bazlı maliyetleme, activity based costing, endüstri mühendisliği
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder